MUSTAFA SALİM salimhoca@hotmail.com

HEPİMİZ BU DAVANIN İSMAİLLERİYİZ

31 Temmuz 2024 Çarşamba 21:37

Son günlerde dünyadaki gelişmelere bakıldığında dünyanın başının ne kadar dertte olduğu hemen görülecektir. Öyle ki artık üçüncü dünya savaşından bahsetmeyenimiz yok gibi. Olaylar o kadar bariz ki bunun için siyaset bilimi okumaya ve bu alanın uzmanı olmaya bile gerek  kalmıyor.

2023'ün 7 Ekim'inden bu yana kalburüstü o kadar çok olay cereyan etti ki tüm olup bitenler, kaynayan bir kazanın fokurdaması mesabesinde olup taşmanın bir evre öncesinin durumuyla ancak izah edilebilecek mahiyeti haiz olması babından verdiği işaretlerle yakın gelecekte dünyanın nasıl bir tehlike içine gireceğini açıkça göstermektedir.

Gazze katliamının başlı başına büyük bir felaket oluşu dünyadan küçük beş çetenin üç maymunu oynamasının bir sonucudur. Birileri bu savaşın o bölgede olmasını ısrarla istiyor. Bu, Yeni Dünya Düzeni için gerekliymiş. 

İran Konsolosluğuna Suriye'de saldırı düzenleyen Siyonist alçakları belli ki savaşın devamını istemekte bölgeyi kana bulamanın derdindeler. 

Sonra İran Cumhurbaşkanı  helikopter kazasında dünyanın gözü önünde ölüyor, dünya öldürüldü demekten sarfı nazar ediyor.

ABD'de Tramp kulağından vuruluyor. Sanık konuşturulmadan infaz ediliyor, bir de bakıvermişsin Biden başkanlık adaylığından çekiliveriyor.

Bir gün geliyor Netenyahu ABD meclisinde konuşuyor, karükatürlerde alkışlayanların domuz suretinde gösterildiği mecliste höykürmeler zalim için ayuka çıkıyor.

Dünyadan küçük beşli çeteye rağmen tüm halklar Gazze mezalimi karşısında dünyayı titretirken Washingto'da kan emici vanpire bu arka çıkışlar insanlıktan nefretin hangi boyutlara vardığını ayan beyan göstermektedir.

İsmail Haniye son bir hamleyle 3 Ağustos 2024 Cumartesi günü tüm dünyayı zalimlere karşı meydanlara çağırırken ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan'ın da kendisini TBMM'de konuşmaya davet ederken, Beyrut'ta Siyonizm'in bombaları patlıyor ve bir gün sonra da İran'da aynı alçaklar kendisinş şehid ediyor.

Şehadetin mübarek olsun.

'Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin' diyor Rabbim.

Sen hepimizden dirisin İsmail Haniye.

Hayvanlar ölür ancak, aşıklar ölmez çünkü.

Bu kadar mı özledin senden önce sonsuzluk diyarına giden şehid evlatlarını...

Bu kadar mı müştaktın Rabbine erkenden varmayı.

Havz-ı Kevser'in başında Rasulullah'ı görmeyi bu kadar mı arzuladın ki gidişine hız verdin.

Hamzaların kervanına bu kadar mı sevdalıydın?

Gazze'nin başına bela olan Siyonizm kafiri, seni öldürmekle zafer kazandığını zanneder de mırıldanır  hayvanca bu yüzden. Bilmez ki biz şehid olmak için can atarız, canlar bahşederiz yolumuzun ulvi gayesi için.

Aşk ehliyiz biz, ölümü hayvan işi biliriz. 

Ölüm bize bayramdır.

Ölüm, sonlu alemden sonsuzluk diyarına açılan kapıdır bize...

Ölümü yokluk zanneden zalimin korkusu elbette yine ölüm olacaktır.

Bir cephe düşünün ki bir tarafında ölümde hayat gören, bir tarafında da ölümü yokluk görenler arasında çıkan bir savaşın sahnesi...

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var demişti Kurtuluş Savaşı'mızda Mehmet Akifimiz, garbın afakını saran çelik zırhlı duvarına karşı.

Ey ölümü yokluk gören Siyonizm! Sen ölümü sonsuz hayatın ilk basamağı addeden Allah'ın dostları karşısında ne yapabilirsin?

Biz Allah yolunda İsmaillerimizi kurban etmekle şeref bulmuş bir ümmetiz.

Dün İbrahim'in İsmail'ydi bugün Gazze'nin İsmail'i.

Sizde bu küfür olduğu müddetçe bizde İsmailler sel olup akacak ve yırtacak saltanatınızın tüm kubbelerini;

Dün İsmaili kurbanlarımız Nemrut'un tüm burçlarını parçaladığı gibi,

Musa'ya karşı Firavun'u bir damla suyla boğduğu gibi,

Muhammed (sav)'e karşı Ebu Cehil'in kellesini aldığı gibi bugün de

İsmaillerimiz seni yeryüzünden kazıyarak ebediyyen silecektir. 

Gargat ağacını bilirsin; neden dikersin bağına, bahçene ve balkondaki saksılarına mesela; hem de hiçbir estetiği olmadığı halde. O ağacın size sahip çıkacağını dile getiren Peygamber efendimiz, sizin yok olacağınızı da söylüyor. Bu caniliğiniz, sonunuzun geldiğinin habercisidir.

Bir İsmailimiz gider ama bin İsmail olarak çıkarız karşınıza.

Ölümden korkan siz kafirler, ölümden korkmayan Allah erleri karşısında yok olmaya mahkumdur....

Şehadetin mübarek olsun Ey İsmail...

Duamız, senin gibi şehit olmaktır. Nasip olur mu bilmem amma şefaatine talibiz.

Zulme karşı hep dik durdun.

Yalpalamadın. 

Oğulların gitti, torunların gitti, kız kardeşin gitti; fakat bir an dereddüt etmedin. Ecele imanın tamdı; bilirdin ki ne bir saniye geride kalır ne de bir saniye sarkar ileri...

Zaferden sorumlu değildi hiç bir Allah kulu, seferdi ondan bunu isteyen Rabbi.

Sen seferini tamamladın, bunu bir bayrak yarışı bildin. O bayrağı bu ümmet, bunu sefer bilip zafere koşarak devralacak elbet. 

Bak ne diyor kardeşin Recep Tayip Erdoğan; Karabağ'a nasıl girdiysek, Libya'ya nasıl girdiysek ansızn bir gece de İsrail'e gireriz diyor. İnanıyoruz buna.  Bunun da elbette var bir zamanı. Bedr'in zaferi onbeş yılın sonunda ki sebatta değil miydi?

Sen gerçek bir liderdin. Çünkü liderliğini yaptığın kırkbin şehidin akıbetine düçar oldun... Fildişi kulelerin yaşayanı değildin. Vücudunda 125 kılıç darbesi olan Şeyh Şamillerin yolundaydın.

Aslan oldun çakallara karşı. 

Bu dava o kadar büyük ki, uğruna ölmeye şehadet diyor Rabbim; ölü demesini men ediyor.

Güneşin doğacağı an, en karanlık andır.

Şehadetin bu karanlığa sızan ilk hüzmesidir dünyayı aydınlatacak güneşin.

Yaşasın zalimler için cehennem. 

Zafer elbette inananlarındır ...

Mustafa Salim
31 Temmuz 2024, Ankara

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
Mesut Hoca
Yüreğinize sağlık sayın hocam.
Faruk
Kalemine yüreğine sağlık kardeşim.
Alpaslan sağlam
Allah cc razı olsun hocam. Zalimler için yaşasın cehennem
Yalçın
Dunya artık siyasi ve devlet adamları ile yönetilmiyor küresel güç çeteleri altına kaçıran, iki kelimeyi telaffuz edemeyen adamlar başkan seçiyor seçtiriyor sonra değiştiriyor ülkelere savaş açtırıyor adeta mafyatik yöntemlerle ülkeler isgal ediliyor yetmedi kadın çoluk çocuk öldürülüyor suikastlar yapılıyor hukuksuzluk, adaletsizlik eşkıyalık yapılıyor Bu gidiş nere gider pek iyi bir yere gittiği söylenemez Eskiden iki hatta üç kutuplu dünya vardı ve dengeli zulüm kitabına uygun yapılıyordu Şimdi ise hoyratça yapılıyor ve devletleri ele geçiren bu küresel güçlere karşı duran yok maalesef 3 dünya savaşı çıkar veya çıkmaz bilinmez ama bilinen bir gerçek oda adım adım işgalin sürdüğü
Bünyamin kaplan
Rabbim bizlere,ümmet-i muhammed in evlatlarına davası için şehadeti nasib eylesin bizleri ahirette kendisine komşu eylesin ruhu şad olsun eline yüreğine sağlık dualarımla Allah'a emanet olun.