SON EKLENENLER

KADINLAR YÖNETİCİ DEĞİL, ÖĞRETMEN OLMAK İSTİYOR

Eğitim-Bir-Sen, kadın öğretmenlerin çalışma hayatında yaşadıkları sorunlarla ilgili bir rapor yayınladı. Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın açıkladığı rapora göre kadın öğretmenleri en çok zorlayan faktörlerden biri olan iş–aile uyumu. Raporda dikkat çeken konulardan biri de her on katılımcıdan sadece ikisinin yöneticilik için kadınları daha uygun görmesi. Araştırmaya katılan katılımcıların yüzde 36,8’i yönetim işi için erkek öğretmenlerin daha uygun olduğunu düşünüyor.
07 Mart 2020 08:44

Raporda, özellikle küçük yaş grubunda çocuk sahibi olan kadın öğretmenler için kreş, daha büyük yaş grubunda olan ve tam gün eğitim veren bir okula gitmeyen çocuklar içinse etüt imkanları yaygınlaştırılması gerektiğine işaret edilen raporda, kaliteli, düşük bedelli ya da bedelsiz, coğrafi olarak kolay erişilebilir ve çalışma saatleri ile uyumlu çocuk bakım ve okul öncesi eğitim hizmetlerinin devlet tarafından sunulması veya her okulda kreş/anasınıfının açılması yoluyla kreş imkanlarının yaygınlaştırılması sağlanması gerektiği belirtildi.

Fiziki yetersizlikler nedeniyle kısa vadede kreşlerin yaygınlaştırılamaması durumunda, tüm öğretmenleri kapsayacak şekilde devlet tarafından kreş ya da bakıcı yardımı şeklinde nakdi destek sağlanması gerektiğine işaret edilen raporda öne çıkan bazı hususlar şunlar:

  • Kadın öğretmenlerin doğum sonrasında kullandıkları raporların azaltılması için ücretli doğum izni süreleri uzatılmalı ve çoğu öğretmenin tam zamanlı çalışmaması nedeniyle süt izninin kullanımı açısından yaşanan aksaklıklar giderilmelidir. Bu bakımdan, ücretli izin sürelerinin yeniden düzenlenmesi ve emzirme iznin kullanımıyla ilgili koşulların iyileştirilmesi sağlanmalıdır.
  • Kadın öğretmenlerin iş–aile yaşamı uyumlarının artırılması açısından aktif çalışma hayatına ara vererek erken çocukluk dönemindeki bakım sorumluluklarını yerine getirmek isteyen kadın öğretmenler için doğum sonrası ücretsiz izin süresi 3 yıla çıkarılmalıdır.
  • Çocuk bakım sorumlulukları nedeniyle zorlanan kadın öğretmenlerin ders programlarının bu sorumluluklarını kolaylaştıracak şekilde planlanması sağlanmalıdır. Halihazırda yöneticilerin inisiyatifinde olan bu konuda, yöneticiler arasındaki farklı yaklaşımlar nedeniyle mağduriyet ve eşitsizlik yaşanmaması bakımından daha formel düzenlemeler yapılmalıdır.
  • Kadın öğretmenleri ve yöneticileri zorlayan temel faktörlerden bir diğeri olan öğrenci disiplin sorunlarının çözümüne katkı sağlamak üzere söz konusu sorunların neler olduğu, hangi tür okullarda ve hangi sosyo-ekonomik koşullarda oluştuğu, hangi öğrencilerin risk grubu içinde yer aldığı gibi hususlar kapsamlı şekilde araştırılmalıdır.
  • Gerek öğretmenler gerekse yöneticiler açısından zorlayıcı faktörler arasında yer alan, çeşitli evrak işleri, bilgi işlem sistemine yapılan girişler ile özellikle proje okullarında düzenli olarak yürütülen projelere ilişkin iş yükü şeklinde tanımlanan ders dışı iş yükü azaltılmalıdır. Özellikle öğretmenlerin iş yükünün azaltılması için mükerrerliklerin ve elektronik sistemlerin etkinliğinin artırılarak mevcut verilerin yeniden girişinin azaltılması sağlanmalıdır.
  • Öğretmenlik bir kariyer mesleği haline getirilmelidir. Yöneticilik için kadro, sorumluluk ve görevlere ilişkin net bir tanımlama yapılmalıdır. Bu bağlamda gerek etkili bir yönetim gerekse etkili bir öğrenme ve okul atmosferi için profesyonel okul yöneticiliği yaklaşımı benimsenmelidir. Profesyonel okul yöneticiliği yaklaşımı ile eğitim yöneticiliği bir görevlendirme değil, kadro olmalı, bunun için objektif ve adil bir seçme ve atama sistemi oluşturulmalı, hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimlerle desteklenmelidir. Ayrıca, okul yöneticilerinin görevlendirildikleri okullarda daha yüksek verimlilik ve bağlılık göstermesi açısından dört yıllık rotasyon süresinin sekiz yıl olması sağlanmalıdır.
  • Yöneticiliğin kadın öğretmenler tarafından daha fazla tercih edilmesi için yöneticilerin maaş düzeyleri ve özlük haklarının artırılmalıdır. Bununla birlikte, yöneticilerin asli görevleri arasında olmaksızın üstlendikleri uzmanlık gerektiren sorumluluklar (iş sağlığı ve güvenliği, muhakkiklik gibi) okul yöneticilerinden alınmalıdır. Kadın yöneticilerin eğitim liderliği 18 Kadın Öğretmenlerin Çalışma Hayatı: Tespitler ve Öneriler becerilerinin artırılmasına yönelik olarak Bakanlık ve sendikalar işbirliğinde hizmet içi eğitimler düzenlenmelidir.
  • Sınıf mevcudunun fazla olmasının öğretmenlerin iş yüklerinin artırması ve bu durumun da eğitimin kalitesi açısından olumsuz sonuçlar doğurması nedeniyle yüksek olduğu bölgelerde ve akademik başarı düzeyinin düşük olduğu okullarda sınıf mevcudunun azaltılmasına yönelik çalışmalar yapılmalıdır.
  • Okul öncesi öğretmenlerin kesintisiz ders saati nedeniyle yaşadıkları sorunların çözümü için yardımcı eleman istihdamı artırılmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığının 2019 yılı istatistiklerine göre 49 bin 730 olan derslik ve 68 bin 365 öğretmen sayısına sahip okul öncesi eğitimin fiziki kapasitesine destek olmak, verilen eğitimin kalitesini artırmak ve bu alanda görev yapan kadın-erkek tümöğretmenlerin yıpranma düzeylerini azaltmak amacıyla öğretmen ihtiyacının karşılanmasının yanında yaklaşık 100 bin destek personeli istihdam edilmesi gereklidir. Bununla birlikte, halihazırda okullarda çeşitli destek hizmetlerini gerçekleştirmek üzere fiilen istihdam edilen destek personelinin görev, sorumluluk ve rollerinin tanımlanmasına da ihtiyaç duyulmaktadır.
  • Kadın öğretmenlerin çalışma hayatındaki durumlarının iyileştirilmesine yönelik çabaların değişen koşullara duyarlılık göstermesi ve kalıcı olması için kadın öğretmenlerin çalışma hayatında karşı karşıya kaldıkları sorunları, iş–aile yaşamının uyumlaştırılmasına yönelik talepleri ve yönetici olma eğilimlerinin düzenli olarak izlenmesi ve değerlendirilmesine ilişkin çalışmalar yapılmalıdır. Bu anlamda, çalışma ve aile yaşamının değişen dinamiklerine uygun şekilde uygulanan politikalara ilişkin etki analizleri yapılmalı ve elde edilecek sonuçlara göre politika yelpazesi çeşitlendirilmelidir. Ayrıca, kadın öğretmenlerin iş–aile uyumunu artırmaya ve çalışma hayatında karşılaştıkları sorunları çözmeye yönelik başarılı politika ve uygulamalar küresel düzeyde de izlenmelidir.

Öneriler

•Kadın o¨gˆretmenleri en c¸ok zorlayan fakto¨rlerden is¸-aile uyumunun sagˆlanması için o¨zellikle ku¨c¸u¨k yas¸ grubunda çocukları olan kadın o¨gˆretmenler ic¸in kres¸, daha bu¨yu¨k yas¸ grubunda olan ve tam gu¨n egˆitim veren bir okula gitmeyen c¸ocuklar ic¸inse etu¨t imkânları yaygınlas¸tırılmalıdır. Bu bakımdan, kaliteli, du¨s¸u¨k bedelli ya da bedelsiz, cogˆrafi olarak kolay eris¸ilebilir ve c¸alıs¸ma saatleri ile uyumlu c¸ocuk bakım ve okul o¨ncesi egˆitim hizmetlerinin devlet tarafından sunulması veya her okulda kres¸/ana sınıfının ac¸ılması yoluyla kres¸ imkanları yaygınlas¸tırılabilir. Kres¸ imkanlarının yaygınlas¸tırılması, aynı zamanda ailenin gu¨c¸lendirilmesini sagˆlayacak, c¸ocukların bilis¸sel ve sosyal gelis¸imlerini olumlu yo¨nde etkileyecek ve sosyal es¸itsizliklerle mu¨cadeleye katkıda bulunacaktır.

•Kadın o¨gˆretmenlerin dogˆum sonrasında kullandıkları raporların azaltılması ic¸in u¨cretli dogˆum izni su¨releri uzatılmalı ve c¸ogˆu o¨gˆretmenin tam zamanlı c¸alıs¸maması nedeniyle su¨t izninin kullanımı ac¸ısından yas¸anan aksaklıklar giderilmelidir. Bu bakımdan, u¨cretli izin su¨relerinin yeniden du¨zenlenmesi ve emzirme izninin kullanımıyla ilgili şartların iyileştirilmesi sağlanmalıdır.

•Kadın o¨gˆretmenlerin is¸-aile hayatı uyumunun artırılması açısından aktif çalışma hayatına ara vererek erken çocukluk dönemindeki bakım sorumluluklarını yerine getirmek isteyen kadın o¨gˆretmenler ic¸in dogˆum sonrası u¨cretsiz izin su¨resi 3 yıla çıkarılmalıdır.

•Kadın o¨gˆretmenleri ve yo¨neticileri zorlayan temel fakto¨rlerden bir digˆeri olan o¨gˆrenci disiplin sorunlarının c¸o¨zu¨mu¨ne katkı sagˆlamak u¨zere so¨z konusu sorunların neler oldugˆu, hangi tu¨r okullarda ve hangi sosyo-ekonomik şartlarda olus¸tugˆu, hangi o¨gˆrencilerin risk grubu ic¸inde yer aldıgˆı gibi hususlar kapsamlı s¸ekilde aras¸tırılmalıdır. Bu tu¨r aras¸tırmalardan elde edilecek sonuc¸lar, sorunun daha dogˆru anlas¸ılmasını ve c¸o¨zu¨me giden yolda daha gerc¸ekc¸i veriler elde edilmesini sagˆlayacak, aynı zamanda egˆitim-o¨gˆretimin kalitesinin artmasına da katkı sunabilecektir.

•Gerek o¨gˆretmenler gerekse yo¨neticiler ac¸ısından zorlayıcı fakto¨rler arasında yer alan, c¸es¸itli evrak is¸leri, bilgi is¸lem sistemine yapılan giris¸ler ile o¨zellikle proje okullarında du¨zenli olarak yu¨ru¨tu¨len projelere ilis¸kin is¸ yu¨ku¨ s¸eklinde tanımlanan ders dıs¸ı is¸ yu¨ku¨ azaltılmalıdır.

•O¨gˆretmenlik bir kariyer meslegˆi hâline getirilmelidir. Yo¨neticilik ic¸in kadro, sorumluluk ve go¨revlere ilis¸kin net bir tanımlama yapılmalıdır. Bu bagˆlamda, gerek etkili bir yo¨netim gerekse etkili bir o¨gˆrenme ve okul atmosferi ic¸in profesyonel okul yo¨neticiligˆi yaklas¸ımı benimsenmelidir.

•Yo¨neticiligˆin kadın o¨gˆretmenler tarafından daha fazla tercih edilmesi ic¸in yapılabilecek iyiles¸tirici du¨zenlemelerden bir digˆeri, yo¨neticilerin maas¸ du¨zeyleri ve o¨zlu¨k haklarının artırılmasıdır.

•Sınıf mevcudunun fazla olmasının o¨gˆretmenlerin is¸ yu¨künü artırması ve bu durumun da egˆitimin kalitesi ac¸ısından olumsuz sonuc¸lar dogˆurması nedeniyle sınıf mevcudunun fazla olduğu bo¨lgelerde ve akademik bas¸arı du¨zeyinin du¨s¸u¨k oldugˆu okullarda sınıf mevcudunun azaltılmasına yo¨nelik c¸alıs¸malar yapılmalıdır.

•Okul o¨ncesi o¨gˆretmenlerinin kesintisiz ders saati nedeniyle yas¸adıkları sorunların c¸o¨zu¨mu¨ ic¸in yardımcı eleman istihdamı artırılmalıdır. Okul o¨ncesi egˆitimin fiziki kapasitesine destek olmak, verilen egˆitimin kalitesini artırmak ve bu alanda go¨rev yapan kadın-erkek tu¨m o¨gˆretmenlerin yıpranma du¨zeylerini azaltmak amacıyla o¨gˆretmen ihtiyacının kars¸ılanmasının yanı sıra yaklas¸ık 100 bin destek personeli istihdam edilmelidir.

Rapora ulaşmak için  tıklayınız.

KAMU EXPRESS

KADINCA BAKIŞ SAYFASINI
YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
SON EKLENEN HABERLER